26 Ağustos 2011 Cuma

Ramazan Bayramı

Birşey başladımı bitiyor işte... Ramazan gelecek geldi derken bitiyor. Bizde şirkette geleneksel olarak ramazanın son cuması beraber iftar açarız. Bu akşam pendik'te gülistan sofrasında buluşacağız. Ateş'i anneme sabahtan bıraktım. Bu gece sabaha karşı yola çıkıyoruz. Yolculuk var Çanakkale'ye kayınvalidemlere gidiyoruz. Dün akşam şöyle bi valiz yaptım Eve gidince ayrıntılı olarak hazırlamam lazım. Ama canım hazırlamak istemiyor. Koskoca yaz geçti .Güya tailde yaptım ama dinlenemedim. Kendimi çok yorgun ve mutsuz hissediyorum. Hayatımda ilk defa acaba sakinleştiricimi alsam diye düşündüm. O kadar yani. Ateş'lede ilgisi yok. Çok zor bir çocuk değil. Ama yorgunum işte... Yol gözümde büyüyor. Kayınvalidemlerlede pek sağlıklı bir ilişkim yok. Oraya gitmekte beni geriyor. Gitmemek için bahane arıyorum ama bulamadım işte... Nasıl bir tatil beni bekliyor bakalım. Hayırlısı olsun.

22 Ağustos 2011 Pazartesi

Ateş bizi kullanmayı öğrenmeye başladı galiba

Cuma akşamından beri kuzum biraz huzursuzdu.Sürekli söyleniyordu. Cumartesi günü uyutmakta güçlük çetik. Mecburen beşiğini çıkarmak zorunda kaldım. Sallayarak uyuttum. Pazar günü sabah uykusunu güzel uyuyunca düzeldi diye sevinmiştim taki Viaport'a gidip öğleden sonra uyku saatini kaçırıncaya kadar. Yolda uyuya kaldı. Eve gelince arabadan çıkarken beyfendi uyandı . Sonra uyutmak mümkün olmadı. En son 7 gibi beşiğinde sallayarak uyuttum. 8'de ağlayarak uyandı.Bir dahada uyumadı. Yatağa koyar koymaz delirmeye başladı. Bizde Koray'la bu kadar ağlamaz bir sıkıntısı var her halde diyip doğruca hastanenin yolunu tuttuk. Yolda şarkı falan söyledim hastaneye vardığımızda susmuştu. Koray'a " Biz şimdi doktora ne dicez dedim" keyfi o kadar yerindeydi yani. Neyse doktorgördü bir problem yok deyip bizi postaladı. Eve getirdim bir daha yatırayım dedim yine kıyamet.... Şimdi yatakta tutunup ayağa kalmasını öğrendi kafa üstü düşecek diye korkuyorum bir taraftan bas bas bağrıyor ayrı taraftan. Geri salona getirdik mecbur. Oyun falan oynadık. Bu ara saat oldu 11 bizim paşada tık yok. Zor bela yatırdım beşiğine ne onu sallarken uyuya kalmışım.Davulcunun sesine uyandım. Bir baktım ki Koray'da salonda uyuya kalmış üstü başı açık televizyon açık. Neyse Ateş'i yatağına götürdüm biraz mızıkladı tekrar uyudu.
Bu sabah Koray bakıcısına durumu anlatmış. Melike Hanım'la bende konuştum. Valla Koray beye ben inanmamıştım ama banada aynısını yaptı dedi. Öğlen aradım kendi yatağında kendi kendine uyumuş. Koray'la konuştum durum böyle böyle diye . Karar aldık bu akşam Ateş'e karşı Voltranı oluşturacaz :) Bizi kulanmasına izin vermek yok.. Bakalım ne kadar başarılı olucaz.. Arkası yarın :)

16 Ağustos 2011 Salı

birkaç günük Şile kaçamağının yüksek maliyeti :(













Koray'ın kardeşi Okay yıllık izinini kullanmış birkaç günlüğüne bize geldi. Koray'da Fatma ben çok bunaldım hazır Okay'da burdayken bir iki günlüğüne izin alayım dedi. Bende nasıl olduğunu anlamadan resmen karambole getirerek izin aldım. Çarşambaya kadar izinli olunca bende organizatör tarafımı devreye sokup hemen Esma'yıda ayartıp doğruca onlarının yazlığına Şile'ye gitmeye karar verdim. Pazar günü yola çıktık. Çıktık ama arabada iki küçük cocuk ve dört büyük ve eşyalar biraz eziyetli bir yolculuk oldu. Bizim araba maşallah akerdiyon gibi eşya koydukça yukarı doğru açılıyor mübarek...Hepimiz sığıştık.Herşey gayet güzel geçti. Taki ben pazartesi günü havuza girinceye kadar. Havuzda Koray ve Okay'la şakalaştık. Ben havuzdan çıktım ve havluyla kurulanayım dedim. Tam havluyu aldım. Bir düşme sesi duydum. Ve resmen filimlerdeki gibi birden etrafımdaki şeyler yavaşladı. Okay'ın İphone 4'ü zıplaya zıplaya havuza düştü. Ben sadece okay okay diye çığlık attım. Okay suya daldı telefonu çıkardık. Ama olan olmuştu. Telefon öldü... :( Meğersem bizim Okay telefon bağımılısıymış... Çocuk telefonsuz duramıyor. Kız arkadaşlarına bizim telefon numaralarını verdi. Şile'den erken dönmek zorunda kaldık. Ona yeni bir telefon almak için Turkcelde de bir sürü problem yaşadık. Telefonu alamadık. Yarın Koray'la gidip alıp göndericez. Çocuğun bir gün bile telefonsuzluğa tahammülü yok. Ne garip bir durum bize çok tuhaf geldi. Birde telefonun parasını biz ödicez. Durup dururken ciddi bir masraf çıktı. Bedava tatil bana 2.000 TL'ye mal oldu. Biraz stres atayım derken daha çok stres oldum. Bende çok ucuz bir telefon var ben pek telefon marklarına önem vermem. Ama piyasanın en pahalı telefonlarından birini alıp kullanmadan başkasına vermekte gıcık bir durummuş ... Hayırlısı olsun cana geleceğine mala gelsin diyorum artık...

12 Ağustos 2011 Cuma

DOĞUMGÜNÜ HAZIRLIKLARI

Oğluşumun doğumgününe aslında çok var ama beni şimdiden bir telaş aldı. Nasıl yapsam, kimleri çağırsam evdemi yapsam dışarıdamı yapsam ikigün mü yapsam diye düşünüp duruyorum. İlk önce sadece aile arasında yapayım dedim. Bir hesap yaptım sadece benim ailem, Koray'ın ailesi ve bir iki arkadaş 30 kişi yapıyoruz. E evim o kadar büyük değil tabii diyerekten dışarıda yapmaya karar verdim. Parti evleri araştırması yapmaya başladım veeee boyumun ölçüsünü aldım. 20 büyük 20 çocuk için minumum 750 TL istiyorlar. Birde sadece 2.30 saat için o parayı istiyorlar inanamadım.Ve doğal olarak evde yapmaya karar verdim. Bu seferde Koray ben arkadaşlarımıda çağırmak istiyorum deyince sayı çıktı 50'ye en iyisi ailelere ayrı arkadaşlara ayrı doğumgünü yapmaya karar verdik yoksa eve iğne atsan yere düşmeyecek.

Bu arada pastalara baktım. Şekerhamurlu pastalar 150 TL'den başlıyor 300 TL'ye kadar gidiyor. doğumgünü için ciddi bir bütçe ayırmam gerekecek gibi gözüküyor. Evi süslemek için Eminönüne gidip malzemeleri ordan alayım diyorum. internetten malzemelere baktım bana biraz pahalı geldiler. Birde görerek almak daha iyi olacak gibi geliyor. Doğumgünü için konseptede karar vermem lazım.
Gelen kişilere hatıra kalması için bir Ateş'in resim ve videolarından oluşan bir CD hazırlayıp vermeyi planlıyorum. Koray'a söyledim hala resim seçecez. Bilgiişlemdeki arkadaşımdan müzikli slayt gösterisinin nasıl yapılacağını öğrendim CD'yi kendim hazırlayacağım. Resimlere uygun müzik seçmem lazım. Sonra onları bastırmaya göndericem. CD üzerinde Ateş'in resmi olacak. Birde magnet yaptırayım diyorum. Çok işim var çooook... Öffff bu iş amma zormuş yoksa benmi abartıyorum ....
Kuzumun ilk doğumgünü herşeyi özel ve güzel olsun istiyorum... Şimdilik bu kadar ayrıntıları gerçekleştirdikçe yazarım.

11 Ağustos 2011 Perşembe

Kuzum bugun emeklemeye başladı :)



Ateş'im bu akşam oyun oynarken birden bire dört ayak üzerinde durmaya başladı ve ellerini öne doğru atmaya başladı. Üç dört adım emeklemeye başladı kuzum ... Bende çığlık atarak Koray'ı çağırdım kuzum korktu tatlım benim ya.....