20 Ocak 2011 Perşembe

Anne olmak üzerine yazılara bendende cevap

Birkaçgündür bloglarda annelik üzerine yazılar dolaşıyor. Poh poh perisinin güzel yazısına karşılık ayşenciğimin güzel yazısı... Bende bir yazıyla sizlere katılayım dedim. Ayşen benim şirketten arkadaşım yaşadıklarının yakinen tanığıyım. Hayat bazılarına hiç kolay olmuyor. Herşeyi tırnaklarıyla kazıyarak elde etmek zorunda bırakıyor. Ayşen'de bende öyleyiz. Hayatımda varolan hiçbirşey ben çabalamadıkça elde edemedim. En son olarakda kuzum için mücadele vermek zorunda kaldım. Hemde eşimde ve bende hiçbir sorun olmamasına rağmen tüp bebek için uğraştık. Tutacak tutmayacak sendromu yaşadım. Allah bana acıdıda ilk seferde çocuk bahşetti. Yinede insanlar neler yaşadığını unutup çok kolaylıkla ikincisi kız olur ne olacak gibi anlayışsız cümleler kurabiliyorlar. Birde akıl veriyorlar yaşın var arayı fazla açmadan birtane daha yap kardeşsiz olmaz. Halbuki ben Allah'a tekte olsa evladımı sağ salim kucağıma aldım diye her gece dua ederken. Senin neler hissettiğini düşünmeden öylece konuşuyorlar.

Çok kısa zamandır anneyim öyle ahkam kesecek kadarlık bir tecrübem yok. Ama şunu hissediyorum kimin ne dediğini umusamadan içinden nasıl geliyorsa öyle yetiştirmek gerekiyor çocuğunu. Koray'ın oğlumuz için bir duası vardır. Allah içine huzurlu ve mutlu bir ruh koysun diye... bende hep öyle dua ettim. Huzurlu ve sevgi dolu bir cocuk olsun. Ateş şimdilik huzurlu bir çocuk. Öyle kalması ve öyle büyümesi için elimden geleni yapıyorum. Bazen ağlayarak uyanıyor. Bende yüzümde kocaman bir gülümsemeyle günaydın oğlum uyandınmı canım oğlum diyorum başlıyor gülmeye buda bana yetiyor. Çocuğunuzu öpmeyin mikrop bulaşır şımarır diyorlar bende elimden geldiği kadar onu öpücüklere boğuyorum gün içierisinde defalarca onu çok sevdiğimi söylüyorum.Tüm sevgiyle gözlerinin içine bakıyorum.Oda gözbebeğimin içine bakıyor.Bende seni seviyorum diyor bundan daha büyük bir mutluluk olabilirmi bilmiyorum...:)

4 Ocak 2011 Salı

Ateş'in ilk oyuncakları


























Aslına bakarsanız ilk oyuncağını bir seranomi şeklinde almayı planıyordum. Oyuncakçıya gidecek her oyuncağı inceleyip ona en uygun oyuncağı alacak ve yılbaşı gecesi ilk hediyesini vermek istiyordum. Neler hayal ettim neler ama gerçek çok farklı oldu. Birkere yılbaşı gecesine yetişmedi.Yılbaşından sonra Viaport'tan Ateş'in izin verdiği sürede alelacele satın aldım. Hata birtanesini Koray'a gösterip koştur koştur arabaya döndüm ve paşayı sakinleştirmek için emzirdim. Ve anladımki biz daha ailecek dışarı çıkıp birşeyler yapmamız için zamanımız var. Herhalde 6 aylık olduktan sonra daha keyifli olacak diye ümit ediyorum. Birazda bizim Ateş'te problem var. Bebek arabasında fazla durmuyor,kucakta biraz duruyor sonra basıyor yaygarayı düzelecek inşallah :(

1 Ocak 2011 Cumartesi

2010 yılı

2010 yılı bana ve aileme uğurlu geldi.Şöyle geriye dönüp baktığımda 2010 bizim için dönüm yılı oldu. 2009 yılının son ayı artık çocuk için tüp bebek yapmaya karar vermiştik. Ocak ayında tedaviye başladım. Allah'ın yardımıyla ilk denemede tuttu. Şubat ayında hamile olduğumu öğrendim. Ben hamileliğimle oyalanırken Koray ikinci müdürlük sınavı telaşına düştü. Bütün bir yazı ders çalışarak geçirdi ve eylül ayında sınavı kazanıp ikinci müdür oldu derken Kızkardeşim Esma ben hamileyim diye ortaya çıkıverdi. Sonra Ekim ayında Ateş Eren doğdu onun mutluluğu ve telaşesi inanılmaz oldu.
Bu arada Gebze'de bir evimiz vardı. Kiracı evden biranda çıkınca bizde evi satmaya kararverdik. Kasım ayında evimizi sattık. Bu arada ben Nilüfer ablamın evinde düne kadar oturuyordum artık kendi evimde oturuyorum. Ablamlardan evi satın aldık. Oda şöyle oldu.Evi satınca telefonda ablam hayırlı olsun diye beni aradı. Ne yapcaksınız diye sorunca bende yeni bir ev alacağız dedim. Oda bizim evi alsanıza deyince alalım abla ama nasıl olacak siz evi satmayı düşünüyormusunuz ki deyivermemle almamızın arası 1 ay oldu. Dün Koray tapu işlerini halletti ev artık bizim. Ciddi bir borcun altına girdik ama borca girmedende birşey elde edilmiyor. Oğlum doğduğu evde büyüyecek. Kısmetiyle geldi kuzum. İlk kredi borcuna girdiğimizde çok korkmuştuk nasıl öderiz diye oda 3 yıllık bir krediydi.Şimdi kaşarlandık maşallah hiç gözümüzü kırpmadan kredi borcunun altına imza attık:). Allah hayırlısıyla ödemeyi nasip etsin inşallah. Gördüğünüz gibi 2010 yılı hayli hareketli ve bereketli geçti. Allah bereketinin devamını nasi etsin inşallah:)
2011 yılının herkes için benim geçirdiğim en az 2010 kadar bereketli geçmesi dileğiyle iyi yıllar....